Boşanmanın, çocuğun ruh sağlığı üzerinde birçok sonucu olmakla birlikte, bu sonuçlar olumlu ve olumsuz olmak üzere çeşitlidir. Boşanma sonrası ebeveynler ve çocuk arasında yeni bir düzen kurulmakta, ilişkiler de yeniden şekillenmektedir.
Boşanma kararının çocuğa söylenmesi, anne babaların zorlandıkları kısımlardandır.
Bunun için önce anne babanın kararlarından emin olmaları gerekmektedir. Boşanma kararı kesinleşmeden ebeveynlerin çocuklarıyla bu düşüncelerini paylaşmamaları gerekmektedir. Boşanma kararı alındıysa, çocuk üzerinde oluşabilecek durumlar en aza indirilmeli, bunun için anne ve babaya büyük görev düşmektedir.
Ebeveynler boşanma kararlarını, çocukların rahat edebileceği ve kendilerini güvende hissedecekleri, anne baba ve tüm çocukların bulunduğu bir ortamda söylemelidirler. Özellikle ev, çocuğun rahatça duygularını dışarı vurabileceği bir ortam olduğundan bu açıklama için uygun bir yer olarak görülmektedir.
Ebeveynler suçlama içermeyen ortak bir dil kullanmalı, samimi, ve açık, tutarlı, net bir ifadeyle çocuğun yaş düzeyine uygun açıklamalar yapmalılardır. Çocuğun boşanma sonrası süreçte yaşayacakları, yeni aile düzeni ve onun hayatı için nasıl bir plan çizildiği anlatılmalıdır.
Çocuğun bu olaydan sorumlu olmadığı özellikle vurgulanmalı, merak ettiği sorular varsa içtenlikle cevaplanmalıdır.
“Ben ve annen/baban eskisi kadar iyi anlaşamıyoruz ve artık birlikte olmayacağız. Bunun seninle hiçbir ilgisi yok, sen bizim en kıymetlimizsin. Sana olan ilgimiz hep aynı kalacak. O da, ben de senin annen ve baban olmaya devam edeceğiz. Ama artık eskisi gibi bu evde birlikte yaşamayacağız ve annen/baban burada olmayacak, sen ise haftada bir kez mutlaka onu göreceksin. Bu karar seni üzmüş veya hayal kırıklığına uğratmış olabilir. Nasıl hissettiğini bizimle paylaşabilirsin, böylece senin yanında olabiliriz.” şeklinde bir ifade çocuğun durumu rasyonelleştirmesinde ve duygularını ifade etmesinde yardımcı olabilmektedir.
Boşanma kararı ebeveynler tarafından ifade edilirken her iki ebeveynin de birlikte olması önemlidir; zira çocuk boşanma kararını kabul etmediğinde, ebeveynler ayrılmalarına rağmen ilişkilerini çocukla devam ettireceklerini, boşanmada çocuğun etkisinin olmadığını, yaşamında problemlerle karşılaşmaması için bütün önlemleri alacağını çocuğun yaş dönemine göre uygun bir ifadeyle açıklamalıdır.
Çocuklar boşanma sürecinin sonunda, duygularını yeterince ifade etme imkânını bulamazsa, gelecek dönemlerinde ayrılık anksiyetesi, depresyon, dikkat eksikliği gibi problemler yaşayabilmektedir; bu yüzden çocuğun duygusal anlamda kendini ifade edebilmesini sağlayacak çözümler için ona destek olunması önemlidir.
Çocuğun sağlıklı gelişimi için önlemler alınmalı, çocuğa aşırı korumacı bir tutum sergilemek gibi normalin dışında davranışlar sergilemekten uzak durulmalıdır. “Üzülecek bir şey yok, daha mutlu olacağız” gibi bir ifade kullanmaktan kaçınılmalı, süreçte dalgalanmalar olacağından çocuk bir beklentiye sokulmamalıdır.
Comments