Kadınlar hayatları boyunca fiziksel, psikolojik, cinsel, ekonomik ve dijital şiddet biçimlerinden en az birine maruz kalıyorlar ve görünür - görünmez çeşitli yaralar alıyorlar.
Gerek dünya deneyimleri gerek Mor Çatı verileri bize gösteriyor ki şiddetin faili erkek, çoğunlukla da kadınların hanelerindeki erkekler.; babalar, kocalar, erkek kardeşler, abiler, erkek arkadaşlar...Şiddet uygulayan erkekler her kültür ve sosyal sınıftan, milliyetten, inançtan.
💧Şiddet dediğimizde akıllara ilk olarak fiziksel şiddet geliyor. Yani itmek, tokat atmak, tekmelemek, saçını çekmek, kesmek, bıçaklamak, boğmak, başını bir yerlere vurmak.. Fiziksel şiddet bir araç ile doğrudan bedensel temas içererek uygulanabildiği gibi bağırmak, dövmekle tehdit etmek, eşyaları kırmak gibi fiziksel üstünlüğün bir araç olarak kullanıldığı durumları da kapsıyor. Çoğu zaman fiziksel şiddet ile beraber diğer şiddet türleri de yaşanıyor. Şiddet türleri sıklıkla birbirlerini besliyor ve iç içe geçiyor.
💧Kadınlar bazen yaşadıkları şiddetin adını koyuyorlar bazen ise sadece yaşadıklarını anlatıyorlar. Adına şiddet deseler de demeseler de şiddet davranışları kadınların korku, güvensizlik ve çaresizlik hissetmelerine neden oluyor.
💧 Kadınlar çoğunlukla ilişkinin değil deneyimledikleri bu hislerin, yani şiddetin bitmesini istiyorlar. Bu nedenle defalarca o ilişkiye şans veriyorlar, şiddetin sona ereceğine inanmak istiyorlar. Kendi zamanları geldiğinde, yani son noktaya geldiklerinde ise ilişkiden çıkmaya karar veriyorlar.
💧Maruz kaldıkları sistematik şiddet ortamında kadınlar korku ve panik hissederken kimi zaman yaşadıklarını tanımlamakta, kimi zaman yaşadıklarını yargılamadan dinleyecek birini bulmakta, kimi zaman ise "Yaşadığın şey şiddet" diyecek birini bulmakta güçlük çekiyorlar.
Fiziksel şiddete kıyasla psikolojik şiddeti tanımlamak, bir başka deyişle şiddetin adını koymak daha güç
Psikolojik şiddeti tanımlayan bir kaç davranışı tanımlayabiliriz.
Comentarios