top of page

KAYGI SADECE BİR BELİRTİ Mİ, YOKSA BİR HATIRLATMA MI?

  • Yazarın fotoğrafı: Havva Nur KAN
    Havva Nur KAN
  • 3 gün önce
  • 1 dakikada okunur


Günümüz insanı neredeyse sürekli bir tetikte olma hâlinde. 

“Bir şey olacakmış gibi” hissi, kalpte çarpıntı, göğüste sıkışma, durup dururken gelen endişe… 

Ve ardından şu soru: “Neden hep kaygılıyım?”

Kaygı, sadece geleceğe dair bir korku değil; çoğu zaman geçmişten gelen, adı konmamış bir yankıdır.

🔍 Kaygı Nereden Gelir?


Psikanalitik kurama göre kaygı, yalnızca dış dünyaya verilen bir tepki değil; çoğu zaman bilinçdışında bastırılmış çatışmaların bedensel ve duygusal düzeyde ortaya çıkışıdır. Yüzeyde bir neden bulunamadığında bile, zihin alt düzeyde bir alarm hâlindedir.


 Zihnimiz, bilinçdışı malzemeleri bastırmaya çalışırken, bu bastırılan içerik “beden diliyle” konuşmaya başlar: terleme, titreme, nefes darlığı gibi…

Geçmişteki deneyimler bilinçdışına gömülür, ama yok olmaz. 

Günlük yaşamda karşılaşılan bir tetikleyici, geçmişin izlerini şimdiye taşıyarak kaygıyı başlatır.


Bunu destekleyen 2012 tarihli bir makalede şu ifadeye yer verilir:


“Bilinçdışı çatışma yalnızca teorik bir kavram değildir; yüzeysel müdahalelere dirençli kronik kaygı semptomları biçiminde klinik olarak gözlemlenebilir.”Journal of the American Psychoanalytic Association, 2012

Bu cümle, kaygının kökeninde yalnızca düşünce kalıplarının değil, bastırılmış duyguların ve çözülmemiş içsel çatışmaların da yer aldığını vurgular. Yani kaygıyı yalnızca “yok etmeye” çalışmak, çoğu zaman yetersiz kalır. Asıl ihtiyaç, onu anlamaktır.


🧩 Kaygının Anlamı: Bir Sinyal Olarak Kaygı


Her birey için kaygının anlamı farklıdır. Psikanalitik yaklaşım, bu duygunun neden şimdi ve burada ortaya çıktığını değil, neden hep tekrar ettiğini sorar.


Kaygı Ne Anlatmak İstiyor?

  • Kaygı, bastırılmış bir öfkenin dolaylı ifadesi olabilir.

  • Kaygı, içsel bir yas sürecinin tutulamamasıyla ilgili olabilir.

  • Kaygı, bilinçdışı bir suçluluk duygusunun sessiz haykırışı olabilir...


💬 Sonuç: Kaygı bir bozukluk değil, bir sinyaldir.
💬 Sonuç: Kaygı bir bozukluk değil, bir sinyaldir.

Kaygıyı bastırmak yerine, onun ne anlatmak istediğini anlamaya çalışmak gerekir. Çünkü bir duygunun anlamı çözülürse, o duygu artık semptom olarak konuşmak zorunda kalmaz.

Comments


bottom of page